Pehlevan, Vatandaşları Organ Bağışına Davet Etti
Tedavisi sadece organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar ülkemizin önemli sağlık sorunlarından biri durumunda. Organ ve doku nakli bekleyen hastaların sayısı her geçen gün artarken, ülkemizdeki kadavra bağışçı sayısının yetersiz kalması sonucu her yıl binlerce kişi hayatını kaybediyor.
PANDEMİ NEDENİYLE BAĞIŞÇI SAYISI AZALDI
Kocaeli, geçtiğimiz yıllarda organ ve doku bağış beyanında, Türkiye genelinde birçok kez ilk sırada yer aldı ve önemli başarılar elde etti. Ancak tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs enfeksiyonu nedeniyle, Türkiye genelinde olduğu gibi ilimizde de organ bağışçı sayısında önemli ölçüde azalma mevcut.
3-9 Kasım Dünya Organ Bağışı Haftası nedeniyle konunun önemine değinen Kocaeli İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Yüksel Pehlevan tüm vatandaşları organ bağışı beyanında bulunmaya davet etti.
ORGAN BAĞIŞLAYARAK HAYAT KURTARABİLİRSİNİZ!
Kocaeli’de organ bağışı konusunda, toplumun bilinçlendirilmesi ve teşvik edilmesi amacıyla bugüne kadar birçok başarılı çalışma yapıldığını vurgulayan Pehlevan “İl Sağlık Müdürlüğü olarak daha önceki yıllarda, il genelinde bulunan okul ve yurtlarda, alışveriş merkezlerinde, kent meydanlarında, sanayi bölgelerinde, kamu ve özel kurumlarda, bilgilendirme ve bağış stantlarının açılması, görsel ve yazılı basın açıklamaları gibi etkinlikler yoğun olarak düzenlenmekteydi. Ancak Covid 19 pandemisi nedeniyle koronavirüs tedbirleri kapsamında geçici süre ile stant vb bazı çalışmalarımıza ara vermiş durumdayız. Bu süreçte vatandaşlarımız e-nabız üzerinden online olarak kolaylıkla organ bağışında bulunabilirler. Aynı zamanda İlçe Sağlık Müdürlükleri ve kamu hastanelerimizde bulunan organ bağış birimlerimiz tarafından da organ ve doku bağış çalışmalarımız gerçekleştirilmektedir. Vatandaşlarımız bu birimlerimiz üzerinden de organ bağış beyanında bulunabilirler.
HAYATA UMUT OLUN
Koronavirüs nedeniyle bağışçı sayımızda önemli ölçüde azalma oldu. Bu sene kentimizde sadece bin 378 kişiden bağış alabildik. Geçen sene bu rakam 9 bin 430’du. Pandemi nedeniyle vatandaşlarımız çekinceler yaşayabiliyor ancak ülke genelinde on binlerce organ nakli bekleyen insanımız var ve aileleri gelecek sevinçli haberi umutla bekliyor. Bizim insanımız duyarlıdır; kendilerinden organ ve doku konusunda yardım bekleyenlere duyarsız kalamaz. Bu nedenle tüm vatandaşlarımızı organ bağışında bulunmaya ve hayata umut olmaya davet ediyorum” dedi.
ORGAN BAĞIŞI NEDİR, KİMLER YAPABİLİR, NEREDE VE NASIL YAPILIR?
Organ bağışı kişi hayatta iken, serbest iradesi ile tıbben yaşamı sona erdikten sonra doku ve organlarının başka hastaların tedavisi için kullanılmasına izin vermesidir. 1979 tarih ve 2238 sayılı yasa gereği; 18 yaş üzeri ve akli dengesi yerinde olan herkes organ bağışı yapabilir. Koronavirüs nedeniyle bağış başvuruları şuanda e-nabız üzerinden online olarak ya da Kamu Hastaneleri ve İlçe Sağlık Müdürlüklerinde bulunan organ bağış birimlerine başvurarak yapılabilir.
Organlarınızı bağışladığınızı belirten bağış formunu doldurarak imzalamanızla gönüllü organ bağışçısı olabilirsiniz. Doldurulan organ bağışı formu yetkili organ bağışı görevlileri tarafından, Sağlık Bakanlığınca oluşturulan Türkiye Organ ve Doku Bağışı Bilgi Sistemine (TODBS) kayıt edilir. Bilgileriniz Sağlık Bakanlığı sisteminde gizlenir ve asla paylaşılmaz.
Organlarınızı bağışladığınızı yakınlarınızın bilmesi ve bağış kartınızın yanınızda olması, tıbben yaşamınızın sona ermesi halinde birinci derece aile yakınlarınızın da yazılı onayının alınması organ bağışlama isteğinizin yerine getirilmesini sağlayacaktır. Kişinin organ bağış kartı olsa dahi aileden yazılı onay alınmadan organ bağışı yapılamaz. Önceden organ bağışı yapılmış olması vasiyet değeri taşıdığından ailelerin daha rahat karara vermesine yardımcı olmaktadır. Bu konuda toplumun hassasiyetleri ve etik değerler göz önünde bulundurulur. Organ nakli ve bağışı zorla veya onay alınmadan yapılamaz!
ORGAN VE DOKULAR KİMLERE NAKLEDİLECEKTİR VE ORGAN BAĞIŞI CAİZ MİDİR?
Bağışlanan organlar, Sağlık Bakanlığının Ulusal Koordinasyon Sistemi aracılığıyla, ülkemizdeki tıbben acil ve doku uyumuna göre en uygun alıcıya; ırk, cinsiyet, zengin, fakir vb. ayrımı yapılmaksızın nakledilir.
“HER KİM BİR İNSANIN HAYATINI KURTARIR, ONA YAŞAM HAKKI VERİRSE, BÜTÜN İNSANLIĞI YAŞATMIŞ GİBİ OLUR.”
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu 3 Mart 1980 tarih ve 396 sayılı kararı ile organ naklinin caiz olduğunu bildirmiştir. Karara göre; Zaruret (İnsanın elinde olmayarak hasıl olan sebep) halinin bulunması, hastalığın bu yolla tedavi edileceğinin doktor tarafından onaylanması, doku ve organ veren kişinin bu işlem sırasında ölmüş olması, verilen doku ve organ karşılığında hiçbir ücret alınmamış olması, tedavi edilen hastanın da yapılacak nakile razı olması durumunda caizdir, denmiştir.