24 HAZİRAN VE ÜLKENİN KADERİ!

 

 

 

 

Öyle yada böyle Türkiye’de bir erken seçim beklentisi zaten vardı. Ben bu açıklamanın da ilk Bahçeli’den geleceğini tahmin ediyordum. Referandum da evetin çıkması sonrasında hayata geçecek yeni sisteme biran önce geçilmesinin istenmesi oldukça mantıklı.

 

Eğer bu yeni sistem ülkeye lazımsa ki lazım olduğu için geçildi, hem toplumun nezdinde, hem de  siyasette böyle bir beklentinin oluşması doğal.

 

Şimdi zaten önümüzdeki seçimler de ya başkanlık sistemine geçiş sağlanacak, yada parlamenter sisteme ülke geri dönecek. Çünkü şunu iyi biliyoruz ki,  muhalefet seçim kampanyasını tamamen bunun üzerine kuracak.

 

Geçenler de CHP’li vekil Tahsin Tarhan gazetemize gelmişti. Hususi sordum. Eğer önümüzdeki genel seçimleri kazanırsanız, yeni sistemle mi devam edeceksiniz, yoksa parlamenter sisteme geri mi döneceksiniz diye. Verdiği cevap beklediğim cevap idi. Hızla parlamenter sisteme geri döneriz, zaten biz seçim kampanyasını bunun üzerinden yapacağız. İYİ Parti’de, Saadet Partisi’de bizim gibi düşünüyor” dedi.

 

Yani işin özü şu, muhalefet referandum da aldığı oya ciddi mana da güveniyor ve Erdoğan’ı yenebileceklerini düşünüyor. Bilhassa İYİ Parti buna kesin gözüyle bakıyor.

 

Gelelim benim fikrime. 24 Haziran 2018 seçimleri AK Parti için 2023’ün kapısını açacak. Onun içi her seçim önemliydi ama bu seçimin ayrı bir önemi var. Çünkü iktidar partisi 2023’ü önüne bir hedef olarak koydu ve bu noktada da ciddi planlar yaptı.

 

Muhalefet ise bunun önünü kesip, eski Türkiye’de ısrarlı.

 

Bu seçimin kilit partisi de MHP olacak. MHP’nin AK Parti’ye katacağı oy ülkenin ciddi manada kaderini belirleyecek.

 

Meral Akşener’in partili, partisiz alacağı oy ise muhalefetin kaderini belirleyecek. CHP ise genel manada Akşener’i ezmeyecek bir isimle seçime gireceğini düşünüyorum. Öncelikli tek hedefleri seçimi ikinci tura bırakabilmek. Zaten sonra var güçleriyle ilk turda kim fazla çıkmışsa onu destekleyecekler.

 

Saadet Partisi, İYİ Parti ittifakı bu noktada da Meral Akşener’in elini kuvvetlendirebilir.  CHP’nin ne yapacağı Akşener’in kaderini belirleyecek.

 

CHP ise eski bir genel kurmay başkanı ile seçime girerse şaşırmayın. Abdullah Gül’ün adaylığı ise büyük sürpriz olur.İhtimal vermesem de siyaset bu olmayacak dediğimiz şeyler her zaman olabiliyor.

 

Sonuç olarak en erken seçim, birikmiş enerji boşaltır, beklentileri karşılama adına da önemlidir. Gerçek şu ki, Erdoğan bu ülkenin en güçlü figürüdür.  Bu seçimlerinde favorisidir.

 

24 Haziran seçimleri ülkenin kaderini kalın bir çizgi ile belirleyecektir. İnşAllah ülkemiz, birliğimiz, milletimiz için hayırlı olsun.  

 

 

 

Yorumlar: 0

Mail adresiniz gösterilmeyecek. Zorunlu aranlar (*)

5 + 1 =