Minik Elif’in üzerine devrilen sandalye yaşam üçgeni oluşturmuş
Bakan Koca, sosyal medya hesabından İzmir’in Seferihisar ilçesi açıklarında cuma günü meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde Bayraklı ilçesinde yıkılan Doğanlar Apartmanı’nın enkazından 65 saat sonra kurtarılan Elif Perinçek‘in sağlık durumuna ilişkin açıklamada bulundu. Koca, “Bilinci açık, ciddi bir kas ezilmesi ya da kırığı yok. Enkaz altında uzun süre hareketsiz kaldığı ve sıkıştığı için yoğun bakımda takip ediliyor. İki ablasının da durumu iyi” ifadelerini kullandı.
“İdil’in hayati fonksiyonları yerinde”
Bakan Koca, sosyal medya hesabından İzmir’in Seferihisar ilçesi açıklarında cuma günü meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde Bayraklı ilçesinde yıkılan Emrah Apartmanı enkazından 55 saat sonra kurtarılan İdil Şirin’in sağlık durumuna ilişkin açıklamada bulundu. Koca, “Bilinci açık, hayati fonksiyonları yerinde, böbrek fonksiyonları normal. Enkaz altında uzun süre hareketsiz kaldığı ve sıkıştığı için yoğun bakımda takip ediliyor. Tetkikinde omurgasında kırık görülmedi” dedi.
Yaşama sımsıkı tutunan o minik el ve o eli tutan kahraman kurtarma personeli hiç unutulmayacak!
Eşi ve çocuklarının kurtarılmasına büyük katkı sağlayan Oğuz Perinçek’in eşiyle irtibat kurduğu ve dairenin izlerine ulaşılınca ekipleri yönlendirdiği ölüm kalım savaşını anlatan dayı Özgür Değerli, yaşananları şöyle anlattı:
“Depreme dışarıda yakalanan eniştem Oğuz’un operasyona büyük katkısı oldu. Seher yaşadığına dair işaret vermek için bulunduğu konumdan sürekli vazo ile yere vurarak ses çıkartmış. Oğuz da, zaten dairenin perdelerinden teşhisini yapıp ekiplere içeriye girilebilecek yerleri göstermiş. Odaları ve bulunabilecekleri konumları belirtmiş. Elif haricindeki herkese tek bir noktada bulmuşlar. Hepsi bir yerde yaşam üçgeni oluşturmuşlar ama kardeşim Elif’e yetişememiş.”
Değerli, depremin simgesi haline gelen yeğeni Elif’in 65 saatlik öyküsüyle ilgi olarak ise, “Kardeşim diğer çocuklarını bir araya getirmiş ancak Elif kendi odasında kalmış. Orada üzerine devrilen bir sandalye sayesinde göçük altında kalmaktan kurtulmuş. Orada kendiliğinden bir yaşam üçgeni oluşmuş. Doktorumuzdan aldığımız bilgiye göre, bebeklerin ilk etapta bir ağlama süreçleri oluyormuş ama ağlama sonrasında uykuya dalıyorlarmış. Metabolizması yavaşladığından yaşama tutunmak için süreci uzatmış” dedi.
Soner Gülezer