KILIÇDAROĞLU’NDAN GAZETECİLERE HAKARET
KILIÇDAROĞLU’NDAN GAZETECİLERE HAKARET
Bugün izlediklerim karşısında dondum kaldım desem doğru kelimelerle tam hissettiklerimi sanırım anlatmış olurum. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmit’e geldi. Kılıçdaroğlu’nun İzmit Belediyesi’ne gerçekleştirdiği ziyaretinde gazetecilerle buluşmak üzere bir basın toplantısı gerçekleştirildi.
Düzenlenen toplantıda, gazeteciler tarafından soru sorulacağı sırada, Kılıçdaroğlu sorulara havuz medyası göndermesi ile cevap verdi. Bütün soruları yanıtlayan Kemal Kılıçdaroğlu’na yöneltilen sorularla ilgili konuşan İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, “Arkadaşlar ülkenin çok daha yakıcı gündemleri var. Yoksulluk var” dedi. Burada böyle talihsiz bir cümleyi kullanması veya bu çıkışı, sık sık dile getirdiği basın özgürlüğü ile hiç örtüşmedi.
Başkan Hürriyet, sizin basın özgürlüğü dediğiniz kavram, bir gazetecinin sorusunu beğenmeyip de bu ülkenin başka gündemleri var diyerek gazetecileri sormak istedikleri sorular konusunda kısıtlamak mıdır?
Sizin basın özgürlüğüne bakış açınız sayın başkan, istenmeyen soruların sorulmaması mıdır?
Bir gazeteciye soracağı sorular hakkında konu vermek de nereden çıktı, bu durumu daha hiç anlayamamışken Kılıçdaroğlu’nun;“Havuz medyasının gündemi farklı, ülkenin gündemi farklı. Olsun biz ikisi için de buradayız ” demesi ise bence bardağı taşıran son damla oldu.
Kocaeli basınını “Gerçekten Uzak! Görmeyen, Duymayan, Sağır olan! Bir basın olarak nitelendiren” Kılıçdaroğlu, “Havuz medyasının gündemi farklı, ülkenin gündemi farklı. Olsun biz ikisi için de buradayız” diye verdiği mesajda adeta basına ve emek veren tüm gazetecilere bana göre hakaret etti!
Bunun başka bir açıklaması varsa öğrenmek isterim, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı, acaba her gittiği ilde böyle mi hitap ediyor gazetecilere yoksa biz Kocaeli basınına özel bir açıklama mı bu? Merak ettim!
“Havuz medyasının gündemi farklı, ülkenin gündemi farklı. Olsun biz ikisi için de buradayız” demek, basına resmen hakaret etmektir! Basını ötekileştirmektir, basını bu ülkede yok saymaktır ve hatta ki basını, onuruyla, alın teriyle çalışan bütün basın mensuplarını farklı bir biçimde suçlamaktır! Ya da çok talihsiz bir açıklamadır, çıkıp bu konuyla ilgili açıklama yapılması gereken, düzeltilmesi gereken bir açıklamadır.