Ersoy’dan Yıldırım’a “Olaylardan uzak olduğun çok belli”
Hizmet-İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı İdris Ersoy CHP eski İzmit İlçe Başkanı Selman Yıldırım’ın iddialarına cevap verdi. Ersoy, “Yıldırım’ın olaylara uzak olduğu çok belli 2004’te sendikamız yetkili değildi” dedi
Ersoy; Selman Yıldırım beyefendiyi yakinen tanırım, bu söyledikleri, beyefendi kişiliğine yakıştıramadığım gibi, bu açıklamalarının işten çıkarılan işçiler yönünden hukuktan uzak, üstünkörü söylenen sözler, 2004 yılında Saraybahçe belediyesinden işten çıkarılan işçiler yönünden de sendikamızla herhangi bir alakasının olmayacağını bilmeyecek kadar olaylardan uzak olduğunu göstermektedir. Sn Yıldırım’a geçenlerde şehrimizin bir büyüğünün söylemiş olduğu bir ifadesi ile, “ minareden düşenin parçasını bulmuşlar, gönülden düşenin parçasını bulamamışlar” atasözüne istinaden, yalan yanlış kimsenin dolduruşuna gelmeden, gönüllerde kalmasını diliyorum
GENEL-İŞ SENDİKASI YETKİLİYDİ
Bahsi konu olan işçiler yönünden, Önce hukuksuzca işyerlerinden sürgün edilen, iş kanununun 22. maddesi gereği görevlendirmeyi kabul etmemiş, ancak çalışmış oldukları birimde işe gidip gelmeyi sürdürmüşler, dün de iş akitleri sonlandırılmıştır. Arkadaşlar hukuki haklarını kullandıkları için, aşları, işleri ile oynanmış, 10 senedir çalıştıkları işyerinden kanun ve hukuk çiğnenerek işten çıkarılmışlardır. Sendikamıza yapılan suçlamalar yönünden; 2004’de işten çıkarmaları amasız, fakatsız tasvip etmek bizler için asla mümkün değil. Ancak 2004 yılında bu işçiler işten çıkarılırken Hizmet-İş Sendikası değil, bu gün Fatma hanımın, dünde Nevzat Doğan’ın peşinden ayrılmayan Genel-İş Sendikası yetkiliydi.
FAŞİZANCA YAPILAN BİR UYGULAMA
Kamuoyunda bazı kesimlerin haksız yere, ekmeğinden edilmiş çoluk çocukları aç bırakılmış, faşizanca yapılan bu uygulamanın savunulmasının, ahlaka, vicdanlara yakıştıramadığımı, işçilerin hukuki tercihlerini yaptıkları için ve sendika olarak bizlerin aslı vazifesi olan işçileri savunmamızdan dolayı bir kesim tarafından linçe tabi tutulmamızın insanlığın yaşamış olduğu vicdani erozyonun nerelere geldiğinin göstergesi olmuştur.”dedi.