BU SİYASİ ANLAYIŞ KABUL EDİLEMEZ!

 

 

 

 

 

 

Bugün siyasette ciddi bir üslup sorunu var. Bugün en cahil insanın dahi bir birine karşı hitap etmeyeceği lafları siyasilerin ağızlarından çıktığına şahit oluyoruz.

 

Tabi TV ekranlarının veya gazetecilerin olduğu yerlerde. Mecliste TV yayındayken farklı, yayın da değilken farklılar. Bunu mecliste çalışan arkadaşlardan sıkça duyuyoruz.

 

Kulislerde gayet sohbet ediyorlar ve bir birleriyle şakalaşıyorlar bile.

 

Hele CHP’li vekiller bu ara çok saldırgan.

 

Genel başkanlarından aldıkları güç ile öyle kelimeler kullanıyorlar ki, vatan bayrak düşmanlarına karşı o kelimeleri kullanmazlar!

 

Atatürk’ün siyasi nezaketine iyi baksınlar. Maalesef bu konuda da sözde Atatürkçüler.

 

Sadece CHP değil, her parti buna dikkat etmeli!

 

Artık toplumu bir birine kırdırıp oradan oy devşirmeye çalışmaktan vazgeçin.

 

Ayrıca bilin ki; toplumun bir kısmı da bundan cidden çok sıkıldı.

 

Gerçi insanların bir kısmı kavga kültürünü seviyor. Siyaset için arkadaşlarını kırıp dökenlerde oldukça fazla.

 

İşte bu da zaten saldırgan siyasetin topluma yansıması…

 

Tartışmaktan yoksun, genel laflarla kendi fikrini empoze etmeye çalışan insanlarla sosyal medyada ve sokakta çokça karşılaşıyoruz.

 

Sonuç olarak siyaset bu halinden vazgeçmeli.

 

Bir düşünün. Ülke darbe girişiminden dönmüş. Bombalar patlamış. Ülke sınırları içinde terörle ciddi bir mücadeleye girilmiş. Sonrasında bu terör odakları imha edilmiş. Yüzlerce de şehit verilmiş.

 

Sonrasında bunun la yetinilmemiş. Terör kaynağında yok edilsin diye sınır dışı operasyonlar yapılmış. Askerlerimiz ve polisimiz bunun üstesinden de başarıyla gelmiş.

 

Ülke terör sevicileri dışında tek yürek.

 

Bazı sanatçılar seçilmiş Cumhurbaşkanı ile askere moral vermek için sınıra gitmiş.

 

Çıkmış ana muhalefet partisi lideri olayı siyasete çekip, sanatçılara ve seçilmiş Cumhurbaşkanına ağza alınmayacak laflarla saldırıyor.

 

Buradan Kemal Beye soruyorum, sen kimsin, onlar kim? Nasıl bir kafa yapısına sahipsin ki, bu toplumu bu şekilde ayrıştırma çabasına giriyorsun.

 

Gezi’de ülkenin kalbi yakılırken, yıkılırken, geziye katılan sanatçıları ziyaret edip, moral vermeyi biliyordun.

 

Kimse kusura bakmasın.

 

Ben vatanını, bayrağını seven, devletine bağlı bir Türk insanı olarak bu siyasi anlayışı kabul etmiyorum, etmeyeceğim de.

 

Siyaset toplumu doğru yönlendirecek, birleştirecek güç olmalıdır. Eğer ayrışma için kullanırsan, işin sonunda yarın o koltuklar gittiğinde kendine selam verecek insan bulamazsınız, bilesiniz.