Af Yasası Bekleyenler O Tarihi Bekleyecek!
Cezaevinde bulunan binlerce kişi ilgilendiren yargı reformunun birinci paketi, yeni yasama dönemine kaldı. Bu yüzden af bekleyenler için meclis bir kez daha hayal kırıklığı oluşturdu.
Cezaevinde bulunan ve af bekleyenleri ilgilendiren yargı reformunun birinci paketi, yeni yasama dönemine kaldı. Şimdi gözler yeni yasama dönemine çevrildi. Ekim ayında yeni yasama döneminin açılmasıyla birlikte Meclis’in ilk gündemi yargı reformu olacak. Af beklentisine neden olan yargı reformunun birinci paketi, AKP ile MHP arasında ihtilafa yol açtı. Başından beri MHP ile AKP arasında af konusunda fikir ayrılıkları bulunuyor.
Söz konusu yargı paketi kapsamında, yapılması muhtemel tahliyelerin tepki çekebileceğine yönelik değerlendirmeler göz önünde bulundurularak paket yeni yasama dönemine bırakıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 30 Mayıs’ta açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi, af konusunu da kapsıyor. Ancak af talebinin kamuoyunda yoğun olması kadar affa karşı bir kamuoyu da bulunuyor.
CUMHUR İTTİFAKI2NDA AF YASASI UYUŞMAZLIĞI
AKP, 23 Haziran seçimleri öncesinde kamuoyunun ikiye bölündüğü af konusunda toplumsal gerilimi dindirmek için yargı reformunun birinci paketini 10-15 maddelik olumlu algı oluşturacak değişikliklerle sınırlı tutmak istedi.
Independent Türkçe’de Adnan Necip imzasıyla yayınlanan kulis habere göre; Adalet Bakanlığı bürokrasinin teknik hazırlıklarını tamamlamasına rağmen Ankara’daki bilinmezlikler ve siyasi konjonktür nedeniyle Meclis’in takvimine yetiştirilmeyen paket, Cumhurbaşkanı’nın talimatı doğrultusunda daha da genişletildi.
Ayrıntıları medyaya da sızan 60-65 maddelik paket; yargı yolunu genişleten, infaz sistemini değiştiren, soruşturma ve kovuşturmada tutukluluk sürelerini kısaltan, nafakada alt-üst sınırı getiren, internet sitelerine erişimini sınırlandırmayı kaldıran ve çocukların velayetinde icra müdürlüklerini devre dışına bırakan -kamuoyunda çokça tartışılan- konuları içeriyordu.
MHP’nin de görüşü alındı ama bu taslak metin kabul görmedi. AK PARTİ grubu bir çıkış yolu olarak paketi 33 maddeye indirdi.
TUTUKLULUK SÜRESİ 2 YILA İNECEKTİ
Hazırlanan yargı paketinde yer alan düzenlemeye göre, soruşturma sürecinde tutukluluk süresi 5 yıldan 2 yıla indirilecekti. Bu süre; ağır cezalık suçlar bakımından uzatma süresiyle birlikte 5 yıl, terör suçları bakımından da 7 yıldan 2 yıla indirilmesi öngörülüyordu.
Taslak metinde yer alan bir başka konu ise terörle mücadele kanununun 7. maddesinde yapılacak değişiklikle terör örgütü üyeliğinden ya da yardım ve yataklıktan yargılanan birçok ismi etkileyecekti. Buna göre, haber ve eleştiri içeren fiiller suç olmaktan çıkacaktı.
Bu pakette yer alan düzenlemelere MHP; PKK ve FETÖ davalarında yargılanan isimlerin tahliye edilmesini gündeme getireceği gerekçesiyle itiraz etti.
Son durumda AKP ve MHP arasındaki anlaşmazlık nedeniyle af konusu yeni yasama dönemine kadar rafa kaldırılmış oldu.
CHP YENİ DÖNEME KALMASINA TEPKİLİ
Yargı paketinin yeni döneme bırakılmasına CHP’den tepki geldi. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, ceza indirimi konusunda toplumsal mutabakatın aranması gerektiğini söyledi. Özel’e tepki gösteren MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, şartlı ceza indirimi konusunda teklif veren MHP’nin, mahkûm yakınlarının duygularını istismar etmek gayeleri olmadığını söyledi.
Yeniden söz alan Özel, “Size oy veren mahkûm yakınları, aldatılmış, kandırılmış ve istismar edilmiş hissediyorlar. Yazıklar olsun” dedi.
BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANI’NIN AÇIKLAMASI
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, af yasasının Mecls tatile girmeden önce yasallaşması gerektiğini belirterek, “Çünkü milletimiz bir beklenti içine sokuldu. O beklentinin gereğini yerine getirmezsek çok yanlış olur. Hayal kırıklığı olur. Ekim çok geç” dedi. Elazığ’daki bir etkinlikte konuşan Feyzioğlu, “Bu ülke ifade özgürlüğü güvence altına alınsın istiyor değil mi? Bizzat Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamasıyla, ifade özgürlüğünde sorun var. Tutuklamada sorun var mı, var. Keyfi tutuklamada var mı, var. Yargıya insanlarımız gönül rahatlığıyla güvenebiliyorlar mı, hayır. O zaman meclisimizin yapacak daha önemli bir işi var mı? Gelin şunu çıkartalım” dedi.
SAADET AÇIKLAMALARI
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam, Meclis’te düzenlediği bir basın toplantısında, kendisinin de KHK mağduru olduğunu hatırlatarak, kamudan atılan mağdurların özel sektörde bile çalışamaz hale getirildiğini ve adeta “sivil ölüme” terk edildiklerini dile getirdi.
Devlete karşı işlenen suçlar tanımının gözden geçirilmesi gerektiğini belirten Cihangir İslam, “Eğer bir insan fikir suçlusu ise ve mala bir zararı yoksa bunların da en geniş biçimde af kapsamına alınması lazım. Terör, cinayet ve mala zararı kastetmiyorum. Yazdığı yazı nedeniyle ve fikrinden dolayı bir kişinin mahkum edilmesi hakkaniyetle bağdaşmıyor.” ifadelerini kullanmıştı.