GÖLCÜK’TE ÜVEY BABASINI ÖLDÜREN KADININ MAHKEMESİ GÖRÜLDÜ

Gölcük ilçesinde kendisine tecavüz ettiğini iddia ettiği üvey babası Yaşar Kanık’ı bıçaklayarak öldüren Şerife Arıoğlu, Kanık’ı “Sana yaptıklarımın aynısını kızına da yapacağım” diye tehditte bulunması nedeniyle öldürdüğünü iddia etti. Saliç Berge ise kızı Şerife Arıoğlu’nu suçlayarak, “Kızımın benimle ve Yaşar Kanık ile olan temel sorunu bizim onun dağınık hayatına çeki düzen vermeye çalışmamızdır” dedi.

Geçen yıl 15 Ekim tarihinde Gölcük’te meydana gelen olayda, Şerife Arıoğlu kendisine tecavüz ettiğini iddia ettiği üvey babası Yaşar Kanık’ı bıçaklayarak öldürdü. Şerife Arıoğlu tutuklanarak cezaevine konuldu. Yaşar Kanık’ın öldürülmesi ile ilgili dava bugün Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Duruşmaya tutuklu sanık Şerife Arıoğlu ile avukatı, annesi Saliç Berge, Yaşar Kanık’ın oğlu Ali Kanık ve avukatları katıldı.

Şerife Arıoğlu mahkemede verdiği ifadesinde, “Yaşar Kanık, benim annem ile 20 yıldan beri resmi nikah olmaksızın evlilik hayatı yaşıyordu. Annem ile babam ayrıldıktan sonra ben 4-5 yıl yurtta kaldım. Daha sonra annem ve Yaşar Kanık’ın yaşadığı eve gittim. O dönemde Yaşar Kanık bana karşı cinsel saldırıda bulundu. Yanlış hatırlamıyorsam 13-14 yaşlarındaydım. Olay adli makamlara yansıdı ve Yaşar Kanık yaklaşık 6 ay kadar tutuklu kaldı. Daha sonra tahliye oldu ve delil yetersizliğinden beraat etti. Bunun üzerine ben tekrar evden ayrılarak sokaklarda yaşamaya başladım. Bu dönemde birden fazla kişinin cinsel saldırısına uğradım. Bunlardan birinde hamile kaldım ve kızım doğdu. Kızımın vasisi erkek kardeşim oldu. Kızım 9 yaşına kadar annemlerin yanında büyüdü. Bu dönemde ben bir evlilik yaptım, ancak eşim daha sonra öldü. Eşim öldükten sonra annem benim yanıma gelerek Yaşar Kanık’tan ayrıldığını söyledi. Ben ona inanarak annemin yaşadığı eve geri döndüm. Ancak annemin beni kandırdığını ve Yaşar Kanık ile ayrılmadıklarını öğrendim. Bunun üzerine kızımı aldım. Tekrar evden ayrılarak gayri resmi bir evlilik yaptım. Bu evlilikten 2 çocuğum oldu.” dedi.

“BENİMLE BİRLİKTE OLMAK İSTEDİĞİNİ SÖYLÜYORDU”

Çocuklarını yuvaya vermek zorunda kaldığını anlatan Şerife Arıoğlu, “2 çocuğumu yuvaya vermek zorunda kaldım. En büyük çocuğum olan kızım da kardeşlerinin başında olmak istediğini söyleyerek onlarla birlikte yuvaya gitti. Bu dönemde ben Kastamonu’da kalıyordum. Daha sonra İzmit’e döndüm. Kendime yeni bir hayat kurarak iş buldum ve çocuklarımı almak için yuvaya başvuru yaptım. Talebim kabul edildi. Çocuklarım bana geri verilirken, kızımın Yaşar Kanık’ın yanına gitmesinin uygun olmayacağı görevliler tarafından bana söylendi. Ancak kızım onlarla birlikte büyüdüğü için temasa geçmek istiyordu. Bu dönemde Yaşar Kanık beni sürekli takip ederek telefonla arıyordu. Bana ulaşamadığında kızımı arıyordu. Beni akşam saatlerinde dışarıda görmeye dayanamıyordu. Zaman zaman evlerine gittiğimde annemle cinsel birliktelik yaşamadığını ve benimle birlikte olmak istediğini söylüyordu. Bunları anneme anlattığında ise annem bana inanmıyordu. Bu olaylar ölüm olayına kadar devam etti.” diye konuştu.

“TELEFONDA TEHDİT EDİNCE SİNİRLENDİM, BIÇAĞI MARKETTEN ALDIM”

Olayın yaşandığı gün Yaşar Kanık’ın kendisini telefon ile yine tehdit ettiğini söyleyen Şerife Arıoğlu şöyle ifade verdi: “Olay günü kızım annemin evine gitti. Bir süre sonra annem beni arayarak kızımın kendisine, benim bursunu elinden alarak yediğim yönünde şikayet ettiğini ve bunu resmi makamlara bildireceğini söyledi. Ben de buna çok sinirlendim. Kızım eve döndüğünde bu konuyu sordum ve bana böyle bir şey olmadığını söyledi. Ben de annemi aradım. Annem kızımın yalan söylediğini belirtti. İkisini telefonda yüzleştirdim. Daha sonra Yaşar Kanık telefonu alarak, beni eskisinden daha beter yapacağını, evimi basacağını söyledi. Bunun etkisi ile sinirlenerek evden çıktım ve annemin evine doğru gitmeye başladım. Yolda bir marketten bıçak aldım. Oraya gittiğimde ilk olarak annemle karşılaştım. Annem direk benim üzerime saldırdı. Ben onunla bir sorunum olmadığını söyleyerek annemi ittim. Bu sırada Yaşar Kanık elinde beyzbol sopası ile dışarı çıktı. ‘Sana yaptıklarımın aynısını kızına da yapacağım’ diyerek beni tehdit etti ve beyzbol sopası ile vurmaya başladı. Ben o arada bir kolumu yüzüme ve kafama siper etmeye çalıştım. Daha sonra kendimi korumak amacıyla Yaşar Kanık’a bıçakla bir kez vurdum. Devamında oradan ayrılarak eve gittim.”

“BABAM TECAVÜZ İDDİASI İLE YARGILANDI VE BERAAT ETTİ”

 

Duruşmada ifadesi alınan maktul Yaşar Kanık’ın oğlu Ali Kanık, “Babam tecavüz iddiası ile ilgili yargılandı ve beraat etti. Eğer suçlu olsaydı ceza alırdı. Ayrıca Şerife Arıoğlu’nun çocuğuna sürekli babam baktı. Şerife Arıoğlu’nun bu olayı planlayarak gerçekleştirdiğine inanıyorum. Ortada bir sopa yok. Komşular bu hususu görerek beyanda bulundular. Babamın Şerife Arıoğlu’nun telefonla taciz ettiği yönündeki iddiaları kabul etmiyorum.” dedi.

ANNE KIZINI SORUMLU TUTTU

Duruşmada tanık sıfatıyla ifade veren ve yaşanan bütün olaylardan ötürü kızı suçlayan anne Saliç Berge, “İlk eşimden ayrıldıktan sonra bakmakta zorlandığım için kızımı yurda verdim. Yurtta kendisi tecavüze uğramış. Bunu Yaşar Kanık’ın üzerine attı. Bunu Yaşar Kanık’ın kendisini istememesi sebebiyle yaptığını düşünüyorum. Daha sonra kızımın çocuğu oldu. O çocuğa 10 yaşına kadar biz baktık. Bu sırada kızım ise başka biriyle olmaya başladı. Hayatı bu şekilde devam etti. Kendi çocuğunu yuvaya verdi. Kızımın benimle ve Yaşar Kanık ile olan temel sorunu bizim onun dağınık hayatına çeki düzen vermeye çalışmamızdır. Zira kendisi çocuklu bir insan gibi yaşamıyordu. Gece saatlerinde bir yere gidip orada kalıyordu. Bu sırada çocuklar ise evde yalnız kalıyorlardı. Bu sırada ben ve Yaşar Kanık ise onu sürekli uyarıyorduk. Kızımın bana Yaşar Kanık’ın kendisine cinsel tacizde bulunduğu yönünde hiçbir beyanı olmadı. Yaşar Kanık’ın onu telefonla taciz ettiği yönündeki iddiaları da kabul etmiyorum. Olaydan bir gün önce torunum bizde kaldı. Olay günü de kalacaktı, ancak kızım onu arayarak gelmesini istedi. Annesiyle telefonda tartışması üzerine tatsızlık çıkmaması için torunuma gitmesini söyledim. Torunumun gitmesinden bir süre sonra kızım evimize geldi. Torunumun burs nedeniyle şikayetçi olacağı yönündeki telefon konuşması daha önce aramızda gerçekleşmişti. Kızım geldiğinde kapıyı ben açtım. Bu sırada elinde kuru sıkı silah vardı ve benim göğsüme dayadı. Bu arada, ‘Bana yaptıklarını kızıma da mı yapacaksın?’ diye bağırıyordu. Yaşar Kanık dışarı çıkarak, ‘Sana ekmek verdiğim için mi beni suçluyorsun?’ dedi. Bunun üzerine kızım o ana kadar görmediğimiz, montuna sakladığı bıçağı çıkararak Yaşar Kanık’a bir kez sapladı ve bıçağı döndürdü. Yaşar Kanık’ın kızıma bezbol sopası veya başka bir şekilde vurması söz konusu değil. Kızım daha sonra bıçağı çıkararak kaçmaya başladı. Ben kendisini süpürge ile kovaladım. Peşinden dışarı çıktığımda bana tekrar silahı doğrulttu. Bundan sonra kahveye giderek silahı abisine verdiğini ve abisinin kızıma kaçmasını söylediğini duydum. Bu konuda tanıklarım var. “Mahkeme, tanıkların dinlenmesi amacıyla ileri bir tarihe ertelendi.

KOCAELİ KADIN PLATFORMU AÇIKLAMA YAPTI

Kocaeli Kadın Platformu üyeleri adliyenin önünde bir araya gelerek, Şerife Arıoğlu’na destek verdi. Platform adına basın açıklamasını okuyan Sibel Yılmaz, “Şerife Arıoğlu, çocukluğundan beri üvey babası Yaşar Kanık tarafından istismara ve tecavüze uğramış, 2003 yılında üvey babadan şikayetçi olmuş fakat Yaşar Kanık erkek yargının aklaması üzerine ceza almayıp beraat etmiştir. Üvey babanın tacizleri bitmemiş, Şerife’yi çocuklarına zarar vermekle, çocuklarını da taciz etmekle tehdit etmiş, hatta defalarca Şerife’nin çocuğunu kaçırmış ve bununla ilgili davalardan beraat etmiştir. Kocaeli Kadın Platformu olarak bu konunun takipçisi olacağız.” dedi.

 

Yorumlar: 0

Mail adresiniz gösterilmeyecek. Zorunlu aranlar (*)