GÖLCÜK’TE TARIM YÜKSELMELİ

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Gölcük İlçe Başkanı Bilal Çakır,  Gölcük’te üretimin her geçen gün yok olduğunu ifade ederek, “ Gölcük’te tarımın mutlaka yükseltilmesi ve Gölcük’ün değerleri olan ürünlerin korunması gerekiyor” dedi. Çakır, “Aslında Gölcük’te tarım alanlarımızın birçoğunu kaybettik”      MHP İlçe Başkanı Bilal Çakır yaptığı açıklamada, “Öncelikle geçtiğimiz gün gerçekleşen Değirmendere Fındık Festivali için Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer’e teşekkür etmek istiyorum. tabi bu tür kutlamaların üretim yapılarak gerçekleşmesi daha güzel oluyor. Yani önce üretim yapacağız. Üretimin arttırılması gerekiyor. Dünya hızla gelişen teknolojiye karşılık üretim her geçen gün azalmakta. Tabi biz şimdi Gölcük için konuşacak olursak, diyoruz ki tarım için neler yapabiliriz?

 

Aslında İstanbul pazarı hemen ayağımızın altında. Yani burada ürettiğimizi çok rahat bir şekilde satabiliriz. Bunun için tarımı çok önemsiyoruz. Aslında Gölcük’te tarım alanlarımızın birçoğunu kaybettik. Gölcük’te meşhur İhsaniye elmamız vardı. Meşhur çavuş üzümümüz vardı. Değirmendere fındığımız vardı. Bunun yanında buğdayımız tütünümüz vardı. İşte bunların hepsini yavaş yavaş kaybediyoruz. Şimdi bunları kaybettiğimiz zaman geleceğin en önemli şeyi nedir? Gıdadır. Gıdada nereden elde ediliyor, tarımdan. İşte bu nedenle Gölcük’te tarımın yükseltilmesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi. “Ülkemizde yerli üretimin arttırılması ve dışa bağımlılığın azaltılması gerekiyor” Çakır sözlerinin devamında, “Biz aslında köylerimizdeki okulların açılmasın istiyoruz. Bunun sebebi de köylerimizde okullar açık olursa nüfus şehre daha az inmiş olacak. Çocuğu orada okula gitmiş olacak. Tabi aile köyde kaldığı zaman da tarım ile ilgilenecek. En az bir tane hayvanı olacak. Kendi yumurtasını üretecek. Aslında her aile üreten küçük kobi olacak. Bu sayede işsizliğimiz azalmış olacak. Köy nüfusunu daha da yükselterek şehir nüfusunu düşürmüş olacağız. Şu anda baktığımız zaman köy nüfusları %10- 15’lere düştü. Aslına bakıldığı zaman bu çok kötü ve vahim bir durum. Köy nüfusunu her zaman % 65, şehir nüfusunun da %35 olması gerekir.  Burada bir terslik var. Bunu yanında Türkiye’nin  ekonomisini konuşacak olursak. Türkiye’nin  ekonomisini borsa ve faiz belirliyor. Yani üretmeden, faiz üzerinden, dolar üzerinden veya borsa üzerinden kazanılan para. Dünya da her ülke kendi faizlerini 0’a yakın tutuyor. Aslında ülkemizde yerli üretimin arttırılması ve dışa bağımlılığın azaltılması gerekiyor. Bizim dışa bağımlılığımız belimizi büküyor” dedi.

Ülkemizde yaşayan Suriyelilerin artık güvenli bölge oluşturarak kendi ülkelerine gönderilmesi gerektiğini ifade eden Çakır, “ Türkiye olarak yaklaşık 8 yıldır Suriyelilere bakıyoruz. Avrupa, Amerika, İsrail savaş çıkaracak, kendi enerjisini oradan elde edecek, posası bize kalacak. Savaşı çıkaranlar bu insanları korusunlar veya paralarını versin. Savaş bizim savaşımız değil, onların savaşı. Savaş onların olduğu için posası da onların olsun. Niye posayı kabul etmiyorlar ve Türkiye’ye veriyorlar. Bunun için Türkiye acilen güvenli bölgeyi oluşturup Suriyeli vatandaşları da bu güvenli bölgeye nakletmek zorundayız. Burada hazıra alışan bir toplum oldular. Kendi bölgelerinde üretim de yapabilirler. Hatta ürettiklerini Türkiye’ye satsınlar, sıkıntı yok. Dediğimi gibi emperyalist güçlerin savaşı bizim savaşımız değil. Sayın Genel Başkanımız da buna sürekli işaret ediyor. Bunu anlatmaya çalışıyor. Bunun için dünyada mazlum insanlarını mutlaka haklarının savunması gerekir. Buda mutlaka Türkiye’ye düşer” dedi.

Yorumlar: 0

Mail adresiniz gösterilmeyecek. Zorunlu aranlar (*)