BAŞKAN ÇAVDAR; İP’İN ANLAŞILMAZ SİYASETİ
MHP Gölcük İlçe Başkanı Derya Çavdar genel siyaseti değerlendirdi. Başkan Çavdar Millet İttifakına yüklendi ve hatırlatmalar yaptı. İşte MHP Gölcük İlçe Başkanı Derya Çavdar’ın basın açıklaması;
‘SADECE TERÖR HÜKÜMLÜSÜ DEĞİL, DAĞDAKİ ARKADAŞLARI DA SABAH AKŞAM MİLLET İTTİFAKINA DESTEK AÇIKLAMASI YAPIYOR’
Çavdar; “Meral Akşener, geçen gün katıldığı televizyon programında“Kalbimi açarak söylüyorum.” diyor ve arkasından sıralıyor… “Selahattin Demirtaş ile kahvaltı yaparım demeyecektim, hata ettim, dilim dolandı… Biz asla HDP ile yan yana gelmeyiz… Biz PKK’ya terör örgütü diyemeyen birilerini asla desteklemeyiz.”
İyi de adayınız Kemal Kılıçdaroğlu’nun hali ortada. HDP ile pazarlıkları çoktan bağladılar, yollarına bakıyorlar. Sadece terör hükümlüsü Selahattin Demirtaş değil, dağdaki arkadaşları da sabah akşam sizin ittifaka destek açıklaması yapıyor. Genel başkan yardımcılarından iki tanesi bölücü başı Öcalan’a ev hapsi istiyor. Yani, dört yanınız tam olarak bu tarif ettiğiniz tiplerle dolu. Yan yana durmak istemiyorsanız eğer, şu an bulunduğunuz yeri değiştirmeniz lazım!
Muhtemelen bu pozisyonunu seçerken açık kalpliydi. Teröristi kahvaltıya çağırırken de gayet yürekten konuşuyordu, şehitlerin anasına bacısına sinkaf eden “şeref madalyası” Lütfü’yü savunurken de… Hatta o yan yana gelmem dediği HDP ile ortak Anayasa çalışması yaparken de kalbinde bir sıkılma, daralma emaresi yoktu.
Ne diyor İYİ Parti’nin eski vekili, Akşener’in eski yardımcısı İsmail Ok? “Meral Hanım’ı Ülkücüler HDP’ye tepki gösterir diye uyardığımda, ‘Belediyelerden iş almak için sineye çekerler.’ diye cevapladı…”. Demek ki o sıralarda da kalbinin başka bir bölümü açıkmış!
‘ÜLKÜCÜ ŞEHİT FIRAT YILMAZ ÇAKIROĞLU’NUN KATİLİNE BURS VERENİ, İSTANBUL 2. SIRADAN MİLLETVEKİLİ ADAYI YAPAN’
Meral Akşener’in yalan siyaseti bunlardan ibaret değil elbette.
“Bir yiğit ölür, ama Allah davası ölmez! Türk milliyetçiliği ölmez” diye üstünden Ülkücülük kastığı şehit Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun katiline burs vereni İstanbul 2. sıradan milletvekili adayı gösteren,(bursu veren kabul ettiği halde akşener yalan dedi)
Rant’ın 5 atlısı diye lakap taktığı iş adamlarının avukatını Ankara 2. sıra milletvekili adayı yapan,
“Seçimi kazanmak için PKK talebine bile evet dersiniz” füzesini fırlatan milletvekilini yeniden partisine alan,
“FETÖ’cüler Akşener’i destekliyor” diyen adamı hem milletvekilliği hem teşkilat işlerinden sorumlu genel başkan yardımcısı makamına getiren,
Kazara partisinin camından giren kurşunun hesabını iktidara sorarken Mehmetçik’e kurşun atanlarla ittifak kuran,
“Millet iradesini yansıtmıyor, noter masasına dönüştü” dediği masaya elinde noter mührüyle geri dönen,
“Kazanamayacak aday” diye hor gördüğü adamın ardına İP gibi dizilen,
“HDP’nin talepleri masaya gelemez” diye şekil yapan, HDP’lilerin masanın ortak adayından aldığı “Apo serbest kalacak” umudunu ölü sessizliğiyle karşılayan,
İki lafından birini kadınlık çerçevesine yerleştiren, kadınların siyasi temsilcisi gibi davranan, yeri gelince de “Bir kadından mı korktunuz?” diyerek kadınlara yapılabilecek en büyük hakareti yapan,
İnkılap tarihi hocası olduğu hâlde, Atatürk’ün “‘Hangi istiklal vardır ki, ecnebilerin nasihatleri ile, ecnebilerin planları ile yükselebilsin?” sözünü bilmeyip, “Batı ülkelerini; gözü topraklarımızda olan ülkeler olarak değil, bizi zenginleştirecek, güçlendirecek fırsat kapıları olarak göreceğiz” ifadelerini kullanan,
MHP’yi ele geçirmeye çalışırken “Meral Akşener faili meçhullerin sorumlusudur, diyorlar. Ne derseniz deyin hepsi kabulümdür” diyerek jargona uyum sağladığını zanneden, merkez sağı ele geçirmeye çalışırken “Yalan söylenmesini, iftira atılmasını kabul etmem mümkün değil. 8 ay İçişleri Bakanlığı yaptığım dönemde faili meçhul cinayet yok” diye tornistan eden,
“İçişleri Bakanı olarak MGK kararlarını uygulayacağım” diyerek görev elemanı olduğu 28 Şubat hakkında, sonradan kahramanlık hikâyeleri uyduran birine siyasette ne denir bilinmez ama
“Bunun İP’iyle kuyuya inilir” denmez…
CHP’nin Soğanı
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek tarafından şehrin belirli noktalarına 59 adet ‘Yunan Tanrıçası’ heykeli yerleştirildi.
Soğan adlı sebze o zaman da vardı…
“Ben Venüs heykeli yemiyorum ki” demedi.
CHP’li Sarıyer Belediyesi, ‘Fırtınaya Öpücük’ heykelini törenle açtı. “CHP’li belediyeden dev hizmet” yorumları yapıldı.
“Ben öpücükle değil soğanla besleniyorum” demedi.
CHP’li Şişli Belediyesi, Teşvikiye Mahallesi’nde kalabalık bir grupla köpek heykelinin açılışını yaptı.
“Ben köpek değil göbek istiyorum” demedi.
CHP’li Bodrum Belediyesi, gecesini gündüzüne katarak 17 tonluk Sünger heykelini şehrin göbeğine dikti. Başkan Ahmet Aras, “Bu işler bugünden yarına olmuyor, iki yılımızı verdik” dedi.
“Bu sünger çok su kaldırır” demedi.
CHP’li Datça Belediyesi, ‘Sanayi Ağacı’ heykelinin ardından denizin ortasına 10 tonluk ‘Balık Heykeli’ yerleştirdi.
“Bana balık heykeli verme, balık tutmayı öğret” demedi.
CHP’li Kuşadası Belediyesi, heykel sempozyumu için şehirdeki tüm heykelleri sahil şeridinde sergiledi. Heykel sayısından sahil şeridi kapandı.
“Heykel yerine yerli malı sergisi açsaydınız” demedi.
Adana’nın Çukurova ilçesinde CHP’li Belediye Başkanı, Hitit kraliçesi Puduhepa’nın heykelinin açılışını yaptı.
“Soğan kralının heykelini dikseydiniz” demedi” ifadelerini kullandı.
Ekrem İmamoğlu, Belediye Başkanı olduğu dönemde Beylikdüzü’nde Rumların Türklere yaptığı katliamlarda aktif rol oynayan Başpiskopos Makarios’un heykelinin açılışına bizzat katıldı.
“Rum’un yağlı ketesi kaypak Müslüman’ı dinden çıkarır” demedi.
İzmir’deki heykel sayısı o kadar çoktu ki İzmir Büyükşehir Belediyesi şehirdeki heykel, anıt ve rölyeflerinin sayısını öğrenmek için ihale açtı.
“Biz putperest miyiz arkadaş?” demedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte restorasyonu tamamlanan tarihi çeşmenin açılışını yaptı.
“Suya sabuna dokunmadan açılış mı olur” demedi.
CHP’li Kemer Belediyesi tarafından yaptırılan ‘Aşk Yağmuru’ heykeli müstehcenlik gerekçesiyle tepkilere neden olunca başka bir CHP’li belediye heykele talip oldu. Kadıköy Belediyesi, heykelin taşınması için görüşmeleri başlattı.
“Aşk Yağmuru karın doyurmaz” demedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “soğan” üzerinden yaptığı eleştiriye Cumhurbaşkanı Erdoğan “eserler” ile cevap verdi. Kılıçdaroğlu da “Ben köprü yemiyorum ki” diyerek iştah kabarttı.
100 yıllık Atatürk’ün CHP’sini yedi doymadı, bir köprüyle mi doyacaktı…
Kılıçtaroğlu’nun Fi tarihinden kalma fayanslı,renk vermeye başlayan çekmeceler,mutfağa dizilmiş tanıdık eşyalarıyla oluşan küçük çaplı siyasi fabrikasında soğanı gördük ama ;
“Bize verdiğin sözleri kamuoyuna da açıkla” diye açıklama yapan ,bir yandan da 100 yıllık Cumhuriyet’le hesaplaşacaklarını söyleyen Sırrı Sakık’a cevap verdiğini görmedik.
Türk Milliyetçileri,vatan sevdalısı herkes bu oyunları görüyor. Milletimiz müsterih olsun.2023 Türk Yüzyılı olacak, Pkk ile iş tutanlara asla fırsat vermeyecektir.