100 yıllık çorba KO-MEK mutfağında ocağa kondu

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meslek ve Sanat Eğitim Kursları, kentin asırlık lezzetlerine hayat vermeye ve bu lezzetleri yeni nesillere tanıtmayı sürdürüyor. Yaklaşık yüz yılı aşkın bir geçmişe sahip olan “Koca Ali’nin Göç Çorbası” da KO-MEK Kocaeli mutfağında pişirildi.

ASIRLIK LEZZETLERE KO-MEK SAHİP ÇIKIYOR

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi “Bilge Şehir Kocaeli Yemekleri” kitabı ile unutulmuş lezzetleri ortaya çıkararak önemli bir kültürel değere sahip çıkmıştı. Söz konusu yemekler, KO-MEK Yiyecek ve İçecek Hizmetleri “Kocaeli Mutfağı” Branşı aracılığıyla halka öğretilmeye başlandı. Bu sayede çok sayıda kursiyer, kente ait yemekleri öğrenmeye ve evlerinde pişirmeye başladı.

KOCA ALİ’NİN ŞİFA VEREN ÇORBASI

KO-MEK Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Branşı daha önce yine 100 yıllık bir yemek olan ve Kocaeli Yemekleri kitabında yer alan Dartılı Düdüklü Makarna’yı pişirmişti. KO-MEK Mutfağı geçtiğimiz hafta yine asırlık bir lezzet olan Koca Ali’nin Göç Çorbası’nı ocağa koydu. 100 yıl önce Koca Ali tarafından tariflendirilen çorba, hasta olan yöre halkına şifa olmuştu.

ÇORBA’NIN HİKÂYESİ

Kocaeli’nin eski yerleşim yerlerinden Ceharköy halkı, hastalıklar nedeniyle daha yukarılara göç eder. Göç sırasında yöre halkından Ali, hastalıkla pençeleşen insanlara yardım etmek için şifalı bir çorba hazırlar ve bu çorba herkese derman olur. Yöre halkı, Koca Ali’nin gayretinden ve emeğinden sonra çorbaya “Koca Ali’nin Göç Çorbası” ismini verir.

ASIRLIK ŞİFA ÇORBASI’NIN TARİFİ

100 yılı aşan bir geçmişe sahip olan Koca Ali’nin Göç Çorbası’nın tarifi ise şöyle:

Malzemeler:

Yarım Tavuk Göğsü

1 Adet Küçük Boy Karnıbahar

1 Adet Limon

Yarım çay kaşığı tuz

4 Su bardağı su

1 Orta Boy Patates

2 Adet Havuç

6-7 Adet Ebegümeci yaprağı

1 Çorba Kasesi Mandıra Yoğurdu

1 Adet Yumurta

Yarım kahve fincanı un

Hazırlanışı:

Tavukgöğsü 4 bardak su dolu tencerede haşlanır. Ayrı bir kapta, yarım limon suyu ve tuz ilave edilen suda karnabahar haşlanıp, süzülür. Küçük küçük doğranan patates havuç ve bir miktar ebegümeci yaprağı tavuk suyuna eklenir. Sebzeler yumuşamaya başladığında haşlanan karnabahar ve tavuk parçaları da ilave edilir. Diğer tarafta, Kandıra manda yoğurdu, yumurta, un ve limon suyu çırpılarak terbiye hazırlanır ve pişen çorba suyuna yavaş yavaş eklenir. 5 dakika daha kaynatıldıktan sonra sıcak sıcak servis yapılır.

ASIRLIK YEMEKLERİ PİŞİRMEYİ ÖĞRENİYORUZ

Öte yandan Yahya Kaptan Kurs Merkezi kursiyerleri 100 yıl öncesinden bir lezzeti daha öğrenmenin sevincini yaşadı. Kursiyerler, yöresel yemeklerin kent ve ülke kültürü için önem taşıdığını kaydederek, “KO-MEK, bize tarihi geçmişe sahip olan yemeklerimizi öğreterek, önemli bir görevi yerine getiriyor. Asırlık lezzetleri öğrenerek hem tarif bilgimizi geliştiriyoruz hem de kültürel lezzetleri çocuklarımıza öğretiyoruz. Çocuklarımız da sofrada gördükleri bu asırlık lezzetleri ileriye taşıyacaklar. Bu önemli ve anlamlı eğitim için KO-MEK’e teşekkür ediyoruz” dedi.