MEHMET AYDIN’IN EŞİ SILA ÇİFTLİK BANK’I ANLATTI
“ÇiftlikBank” adı altında binlerce kişiden milyonlarca lira toplayarak kayıplara karışan Mehmet Aydın‘ın eşi Sıla Aydın soruşturma kapsamında eşiyle ilgili bütün detayları anlattı. Milliyet.com.tr’nin ulaştığı detaylara göre Sıla Aydın eşiyle tanıştığı dönemde maddi durumunun iyi olmadığını, önce internetten bahis oynattığını daha sonra da Çiftlikbank’ı kurarak para toplamaya başladığını söyledi.
Sıla Aydın, sisteme ilk parayı 16 yaşında bir çocuğun yatırdığını ve Mehmet Aydın’ın da paraları günü birlik olarak yediğini anlattı. Sıla Aydın’ın Sakarya’da yürütülen soruşturma kapsamında dün ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçlamasıyla tutuklanmıştı. İşte Sıla Aydın’ın ifadelerinden özetler:
‘İLK PARAYI 16 YAŞINDA BİR ÇOCUK YATIRDI’
“Benim tanıdığım dönemde maddi durumu çok iyi değildi. 2016 yılının Ağustos ayında Mehmet’ten duyduğum kadarıyla bir yazılım programcısı ismini bilmediğim bir arkadaşına Çiftlikbank’ı kurdurduğunu biliyorum. Mehmet’in bana anlattığına göre oyunun ilk kurulduğu andan itibaren oyuncular yatırım yapmaya başlamışlar. Hatta ilk yaptırımı 16 yaşında bir kişi 4 bin lira ile yapmış. O dönemde şirket olmadığı için paralar Mehmet’in şahsi hesablarına yatıyordu.”
‘GÜNÜ BİRLİK YİYORDU’
“Daha sonra beklemediği şekilde yatırımlar yapılmaya başladı. Ben de bunlara bizzat şahit oldum, Günlük 20 bin, 30 bin arası paralar geliyordu. Oyun ilk kurulduğunda da oyuncuların sanal olarak aldıkları hayvanları geçrekte alınıp çiftlikte değerlendirilerek kâr payı verileceği taahhüt ediliyordu. Ancak ortada henüz ne bir çiftlik ne bir hayvan vardı. Mehmet ilk zamanlar kazandığı paraları günü birlik yiyordu. Hayvan almak gibi bir amacı da yoktu. İki ay kadar böyle devam etti.”
‘ÖNCE GELENİN PARASINI SONRAKİNE…’
“Bursa’da ofis olarak iki katlı bir yer kiraladı. Bursa’nın köylerinden fason olarak sucuk, bal, peynir ve tereyağı yaptırıyordu. Bunları Çiftlikbank üretimi diyerek şarküteri de satıyordu. Oyunculara da bu arada para veriyordu. Ancak bu sistem sonradan katılanın parasını eskiden katılana vermek şeklinde oluyordu. Sistem bu şekilde işliyordu.”