BAKIN KOCAELİ’DE KAÇ GÜNLÜK SUYUMUZ KALDI!
Kocaeli’de bakın kaç günlük su kaldı!
KOÜ Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sevil Veli, “Bu veriler, 58 günlük bir su kapasitemiz olduğunu göstermektedir. Bu seneki yağışların başlamasıyla bu süreci atlatabiliriz” dedi
Yağışların azalması ve su kullanımının artmasıyla birlikte dünya gündeminde kuraklık da yer almaya başladı. KOÜ Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sevil Veli, Kocaeli’de içme suyu olarak kullanılan barajlarda yağışların azalmasıyla birlikte su sıkıntısı yaşanmaya başladığını belirterek, “Bu veriler, 58 günlük bir su kapasitemiz olduğunu göstermektedir. Bu seneki yağışların başlamasıyla bu süreci atlatabiliriz fakat ileriki yıllarda nüfusun artışıyla ve bu şekilde kuraklık devam ederse su temini ve yönetimi konusunda, yerel yönetimlerin sıkı bir şekilde planlamalar yapması ve bu konuda projeler, çalışmalar yapması gerekmektedir” dedi. Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sevil Veli, Kocaeli’nin bazı ilçelerinde içme suyu kaynağı olarak kullanılan barajların Yuvacık ve Namazgah olduğunu belirterek, Dilovası, Gebze, Darıca ve Çayırova’da ise Denizli ile Cumaköy göletlerinin kullanıldığını ifade etti. 11 Kasım 2022 tarihinde Yuvacık Barajı’ndaki doluluk oranının yüzde 21, Namazgah Barajı’ndaki oranın yüzde 47, Denizli ve Cumaköy göletlerinin doluluk oranının yüzde 86 olarak kaydedildiğini vurgulayan Prof. Dr. Veli, Sapanca Gölü’ndeki su miktarının da bir miktar azalarak, 31,28 metre düzeyine indiğini kaydetti.
“BU VERİLER, 58 GÜNLÜK BİR SU KAPASİTEMİZ OLDUĞUNU GÖSTERMEKTEDİR”
Prof. Dr. Veli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu doluluk oranlarıyla toplam içme suyu kaynağımız 28 milyon metreküp olmuştur. TÜİK verilerine baktığımız zaman Kocaeli’de belediyeler tarafından içme ve kullanma suyu şebekesine çekilen kişi başına günlük ortalama su miktarı 236 litre olarak hesaplanmıştır. Kocaeli’nin nüfusu yaklaşık 2 milyon olarak verilmektedir. Bu veriler, 58 günlük bir su kapasitemiz olduğunu göstermektedir. Bu seneki yağışların başlamasıyla bu süreci atlatabiliriz fakat ileriki yıllarda nüfusun artışıyla ve bu şekilde kuraklık devam ederse su temini ve yönetimi konusunda yerel yönetimlerin sıkı bir şekilde planlamalar yapması ve bu konuda projeler, çalışmalar yapması gerekmektedir”
“BETONLAŞMANIN ÖNLENMESİ GEREKİR”
Su kaynaklarının azalmamasına ilişkin çalışmaların yapılması gerektiğini dile getiren Sevil Veli, “Doğal faktörlere karşı yapabileceklerimiz sınırlı olsa da insani faktörlere karşı şunları söyleyebiliriz; mevcut su kaynaklarının maksimum verimle kullanılması ve su israfının önlenmesi, betonlaşmanın önlenmesi, havadaki nemi artırabilecek ağaçlık alanların artırılması, kullanılmış suların ileri düzeyde arıtılarak yeniden kullanılabilmesi, doğaya zarar verecek gazların atmosfere salınımının önlenmesi” diye konuştu.
” TÜRKİYE’NİN 2040 YILINA KADAR SU SIKINTISI ÇEKMESİ MUHTEMEL”
Dünya Kaynakları Enstitüsü tarafından yapılan araştırmada tüm ülkelerin 2040 yılında su sıkıntısı çekeceğinin öngörüldüğünü kaydeden Prof. Dr. Sevil Veli, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’de bu su sıkıntısı çeken ülkeler arasında yer almakta ve bu 2040 yılına kadar su sıkıntısı çekmesi muhtemel. Bunun için neler yapabiliriz. Bu konuda en önemli faktörlerden birisi, tarımsal kuraklığın etkisini azaltmak için farklı sulama sistemleri uygulamamız gerekiyor. Burada daha çok basınçlı sulama, yağmurlama, damlama, sistemlerine geçilmesi gerekmektedir. Ayrıca kuraklığa karşı dayanıklı türler geliştirerek, bu türlerin ekimini yaygınlaştırmak ve toprağın su tutma kapasitesini yükseltmek için toprakta organik madde birikimini artırmamız gerekiyor”
“KİŞİ BAŞINA DÜŞEN YILLIK SU MİKTARIMIZ BİN 338 METREKÜP OLARAK VERİLMEKTEDİR”
Sadece Kocaeli’de değil, İstanbul, Bursa, İzmir ve Ankara’da da barajların doluluk oranı ve su sıkıntısına ilişkin çeşitli haberlerin yapıldığını söyleyen Sevil Veli, “Şu an Türkiye nüfusumuz yaklaşık 84 milyondur. Kişi başına düşen yıllık su miktarımız bin 338 metreküp olarak verilmektedir. Bu nüfusun artması ile yağışların olmaması kuraklığın artmasına neden olacaktır. Tüketim sularının yüzde 80’lik kısmı atık su olarak kanalizasyon şebekesine verilmektedir. Arıtma sonrası büyük bir kısmı alıcı ortama deşarj edilmektedir. Su kıtlığı yaşayan ülkelerde de özellikle arıtılmış suların ileri arıtım teknolojileri ile yeniden arıtılımı ve bunların yeniden kullanılmış su olarak kullanımı öneriliyor. Kocaeli’de tesislerimizin çoğu atık suları ileri arıtım teknolojileriyle arıtarak yeniden kullanılabilir haline geliyor” sözlerine ekledi.